Vur Beline Kazmayı

Aslında bu konu hakkında iki cümle kurmaya bile niyetim yoktu fakat işi ağzı salyalı bi’ ırkçılığa doğru sürükleyen garip söylemlerden sonra biraz da ben heyheyleneyim dedim. Bi’ önceki yazıda Draffut yeterli şeyi söylemiş, ben de izninizle Münferit bir olay diye başlamak istiyorum. Hem ömrüm boyunca bu klişeyi kullanmak istemenin verdiği hazla hem de bu olayın dibine kadar münferit olması sebebiyle… Ve izninizle bi’ süre mütemadiyen münferit diyorum…

Birlik ve beraberliğe en fazla ihtiyaç duyduğumuz şu gülerdeci arkadaşların yerleşik kanılarının aksine Diyarbakırspor bir temsili Kürt kimliği ifşa etmediği gibi ne bölgede ne de şehirde geniş kitleler tarafından kabul görmüş bir klüp değildir. Hatta bölgede dillendirilen takımın devlete ait olduğu söylemi vakti zamanında isimleri delege listelerini dolduran polis memurları ve şehrin mülki amirlerinin Salazar’a saygı duruşunda bulunup 3F’nin hiç olmazsa bir ayağını şehre hediye etme isteğiyle meşru kılınmıştır. Yani şimdi pazartesi gecesi olanlar ülkenin herhangi bi’ bölgesinin herhangi bi’ stadında olacağı gibi bu olaylar ne bir bilinçli tepki ne de kolektif bi’ hareket değildir. ( İstiklal marşı sırasında stadın bir kısmının ıslıklaması diğer kısmının da eşlik etmesi misalen) Kaldı ki “Ogün Samast Oley” şeklinde yırtınmaktan daha şerefli bir hareket bile olabilir. Başka bi’ okumayla da vuku bulan o münferit olay yakın tarih yorgunu ve yılgını bir kitlenin “pkk dışarı” sloganı eliğiyle döndükleri deplasmanlarda ötelenen futbol telaşının kendi sahaslarında ayyuka çıkma halidir.


Şimdi ben burada ötelenen hınçlar edebiyatı yapmayacağım. Artı Kaka’nın forma altı Evangelist propaganda yaptığı bi’ futbol gerçeğinin içinde siyasetin olmadığını iddia edecek kadar da eşşek değilim (Blatter ve Platini ne kadar yırtınsa da siyaset hayatın içinde var ve futbol da sanki hayat) ama tabii burada Atletic Bilbao göndermelerinin de saçmalığının altını çizmezsem içim rahat etmez. Çünkü Diyarbakır ne Bilbao gibi köklü bir futbol kültürüne sahip ne de taraftar diye kodlayacağımız Diyarbakırlılar futbol hakkında yeterli bilgiye sahip.



İşin özü ırkçı kıyıcılıkları su yüzüne çıkartıp, bi’ takım özelinde bütün bölgeye çemkirmenin zevkinden azcık mahrum kalıp düşünülürse o olayları çıkaran taraftarın Bursa ya da Samsunlu türdeşinden hiç de farklı olmadığı görülür. Ve bu sebepledir ki bu olay dibine kadar münferittir.

Bi’ Tv klişesiyle başlayıp şükela bi’ sözlük klişesiyle bitirecek olursak; sana sesleniyorum sayın şoven manyak: hele otur bi' soluklan yiğenim.

Yorumlar

  1. sacmalamaya devam ediyorsun...aferin cocuk

    YanıtlaSil
  2. ne kadar eziksiniz

    YanıtlaSil
  3. temiz futbolun temiz adamları
    hayır neresi saçma onu anlayamadım. takılın siz kafanıza göre küçük faşist ahmaklar. yazı güzel tabi anlayana

    YanıtlaSil

Yorum Gönder