FC Kleve 0 - 4 Galatasaray



Galatasaray iki yarıda kaleci Emirhan hariç iki farklı takımla yer aldı. Bu yüzden iki farklı maçmış gibi yorumlamak daha doğru olacak sanırım.

İlk yarıdaki maça Galatasaray Emirhan Ergün, Sabri Sarıoğlu, Gökhan Zan, Hakan Balta, Çetin Güngör, Aydın Yılmaz, Musa Çağıran, Mustafa Sarp, Barış Özbek, Arda Turan, Milan Baros onbiriyle çıktı. Bu maçla ilgili en güzel şey Emirhan'ın performansıydı sanırım. 3-4 tane önemli gol pozisyonunu engelledi ki bunların bir tanesinde (maç 0-0 giderken, 10. dakika civarlarıydı sanırım) karşı karşıya pozisyonda peş peşe iki güzel müdahaleyle zor pozisyonu çıkarttı. Hazırlık maçı da olsa tecrübesiz bir kaleci için önemli bir özgüven sebebidir.


Sabri savunma da da hücumda da takımın en iyilerindendi. Bir asist yaptı, sağ kanattan sürekli etkili geldi. Sağ bekte yine Sabri var bu sene, hiçbir şey değilse de bu kesin.

Hakan Balta mühim bir hata yaptı ki neredeyse gol olacaktı, onun dışında ortalama top oynadı. Bu sene takıma girecekse yeri yine defansın göbeği olacak gibi duruyor. Yanında Gökhan Zan hatasızdı; birkaç tane etkili ve engelleyici hamlesi de oldu.

Sol bekte Çetin, Emirhan dışındaki bir diğer güzel haber. Arda'yı sol kanatta sürekli destekledi, hiç de sırıtmadı. Aydın'ın Baros'a attığı nefis ara pasının altını çizmek lazım; Aydın her zamanki gibi hazırlık döneminin göze batan adamı olmaya aday. Bu sefer takımda kalıcı olur umarım. Yıllardır söylenen şey ama tekrar edelim, iyi bir Aydın Galatasaray'ın hiç değilse kadro rotasyonuna zenginlik katar.

Baros bildiğimiz Baros işte. Attı golünü, oyundan çıkmasaydı ikinci yarıda bir tane daha atardı. İlk onbire ilk yazılacak adam.

Orta saha? Mustafa Sarp, Barış? Musa? Yok işte; burası yine olmadı, olmuyor. Cana gelsin, Elano gelsin, bir de en az bir yeni transfer daha gelsin. şu maçın ilk yarısında sahada olan üç isim de ancak yedek olur, ya tutarsa adamı olur. Galatasaray'ın halletmesi gereken sorunun ne olduğu şu uyduruk hazırlık maçında bile ortada.

İlk yarı Baros ve Barış'ın golleriyle 2-0 Galatasaray üstünlüğüyle sona erdi.




İkinci yarıya Emirhan hariç tamamen farklı bir onbirle çıktı Galatasaray.

Emirhan Ergün, Ali Turan, Ahmet Kesim, Servet Çetin, Serkan Kurtuluş, Serdar Özkan, Lorik Cana, Ayhan Akman, Emre Çolak, Caner Öztel, Mehmet Batdal...

Emirhan Rijkaard'ın ikinci devreye başlarken değiştirmediği tek isimdi. Büyük ihtimalle maç öncesi iki devre için iki farklı takım planlanmıştı, fakat Rijkaard ilk yarıda önemli pozisyonlar kurtaran ve özgüven kazanan kalecisini sahada tutmayı tercih etti. İlk yarıya nazaran az iş düştü Emirhan'a, iş düşünce ise yine etkiliydi. Maçın en iyi oyuncusu oldu bence.

Savunmanın göbeğinde Servet- Ahmet Kesim ikilisi Gökhan Zan-Hakan Balta'ya göre daha iyiydi, neredeyse pozisyon vermediler. Tabi bunda oyunu rakip sahaya yıkan ve ileride basmaya başlayan orta sahanın da etkisi vardı. Rijkaard Lorik Cana'yı 30 dakika taraftara izletip kenara aldı desek yeridir. Demedi demeyin, yakıp yıkacak bu adam her yeri.

Ali Turan sağ bekte, Serkan Kurtuluş alışık olmadığı sol bekte etkiliydiler. Bir Rijkaard takımındaysanız sağ ve sol bek performansları öncelikle hücuma verilen katkıyla yargılanır, burası kesin. Bu işi yeterince iyi yaptılar.

Serdar Özkan, aynen Gökhan Zan gibi transferine itirazım olmayan bir adamdır. Ve aynen Gökhan Zan gibi faydalı da olacağını bu maçta göstermiştir. Yeter ki yapabileceklerinden fazlası beklenmesin ondan. (Gökhan Zan'dan beklenmişti) İkinci yarıdaki hücum etkinliklerinde hep başroldeydi. Güzel de bir asist yaptı.

Emre Çolak bildiğimiz gibi, top ayağına yakışan adamlardan. Büyük futbolcu olmak için gereken her şey onda var, geri kalanı için kendi sözünü kendisi söyleyecek. Ya '... çok yetenekliydi ama...' cümlelerinin öznesi olacak ya da sırf onu izlemek için maç izlenecek adamlardan birisi olacak. Bundan sonrasını kendisi seçecek.

Ayhan Akman ve Lorik Cana'nın yerine giren Cumhur Yılmaztürk hakkında bu maç özelinde söylenecek fazla bir şey yok. Birincisinin ne yazık ki devri geçti, ikincisi fikir verecek kadar süre almadı. Caner Öztel bir gol attı, sonlara doğru da bir savunma oyuncusunu terse yatırarak attığı çalım izlenmeye değerdi. Birincisini yapmasa ikincisini de yapamazdı zaten; ayağına gelen her topta kendisine daha çok güveniyor olacak bundan sonra, bu önemliydi.

Mehmet Batdal demiştik ama İbrahimoviç almışız. Şaka tabi de, son vuruşlarında gözüken problemi hallederse gerektiğinde Baros'a iyi bir alternatif olabilir belki.

Toplamda on üzerinden yedi gider bu Galatasaray'a; özlemişim bir de, onu da belirtmeden bitirmeyeyim.


FC Kleve 0-4 Galatasaray

22' Baros
40' Barış Özbek
51' Caner Öztel
70' Mehmet Batdal

Yorumlar